Amacımız üzüm yemek, bağcıyı dövmek değil!
Evet, şimdi söze şöyle başlamak gerek!
Kimsenin içkisi bizi ilgilendirmez.
Haramdır, helaldir bunlara hiç girmeyeceğim.
Lakin önemli bir konu var oda güvenlik!
Can güvenliği, mal güvenliği,çevre güvenliği!
Belediye'ye yapılan yüklü bağışlar neticesinde, mantar gibi her yerde alkollü mekanlar açılmaya başladı.
Şişede durduğu gibi durmayan alkol , ulusal basından hiç düşmeyen şirin ilimiz Bolu'yu bir kez daha ulusal basına çıkardı.
Bu defa gündem
Nagehan Alçı'nın yönü değil!
Kavga, bıçaklama,yaralama...
Emniyet müdürümüz ve ekibine zerre sözümüz yok onlar işini layıkıyla yapıyor.
Kısa sürede olaylar aydınlatılıyor.
Lakin ruhsatı verenlerin bu olaylar umrunda bile değil.
Her geçen gün bir mekan açılıyor. Açılan her mekanda yeni bir olay çıkıyor.
Umuma açık alanlarda çıkan olaylardan şimdilik onlar yada yakınları etkilenmiyor.
Ama rüzgar eken mutlaka fırtına biçer bu unutuluyor.
Ölen, yaralayan, yaralanan ardında koskaca bir acı bırakıyor.
Aileler dağılıyor, çocuklar babasız kalıyor.
İçki yapacağını yapıyor.
İçmesini bilmiyorsa içmesin kardeşim! deyişinizi duyar gibiyim.
Malesef içmesini bilmeyende bu mekanlar vesileyle deniyor.
Ve başına gelmeyen kalmıyor.
Alkol kana girince, akıl baştan gidiyor.
Şoför trafik canavarına,
Kedi Aslana,
Şaka ciddiye bir anda dönüveriyor.
Ertesi gün sarhoşlar ayıyor.
Yaptığından çayıyor ama iş işten çoktan geçmiş oluyor.
Belediye meclisinin bu konu ile ilgili tedbir alması ve acil yaptırım uygulaması gerekmektedir.
Olay çıkan yerlerin uyarılması tekrarı durumunda işin hukuki yoldan çözüme kavuşması ve ciddi yaptırımlar uygulanması gerekiyor.
Bolu Belediyesi'nin neden sonuç ilişkisi içerisinde, bu konuyu tekrar değerlendirmesi elzemdir.
Bizden uyarması çıkan her olayda,yaralanan her vatandaşta ve hatta ölümle sonuçlanabilecek her olayda vebal üzerinizdedir.
Bizden hatırlatması' İçki Tüm Kötülüklerin Anasıdır.'
