Kazım Karsu "Eğitim sıcak siyasetin konusu olamaz"

Kazım Karsu "Eğitim sıcak siyasetin konusu olamaz"
18 Eylül 2020

Cumhuriyet Halk Partisi Bolu İl Başkanı Kazım Karsu, Cumhuriyet Halk Partisi olarak pandemi sürecinde eğitim sorunlarını çözmeye hazır olduklarını açıkladı. Başkan Karsu; “İktidar adayı bir parti olarak biz, çocuklarımızın eğitim hakkı ve güvencesi için her şeyi yapmaya hazırız. Çocuklarımızın geleceği siyaset malzemesi yapılmayacak kadar değerlidir” dedi.

CHP Bolu İl Başkanı Kazım Karsu, ülkemizin pandemi döneminde zor süreçten geçmekte olduğunun altını çizerek “Bu süreçte tüm alanlarda olduğu gibi eğitim alanında da büyük sorunlar yaşanmaktadır. 18 yıllık AKP döneminde günü birlik politikalarla bilimsel, rasyonel, eşit koşullarla ulaşılabilir olmaktan çıkan eğitim sistemimiz pandemi koşullarında tamamen felç olmuştur. Yeni eğitim ve öğretim yılı pandemi koşullarında başlarken devlet okullarına giden öğrencilerden 3 milyon 17 bin 718 öğrencinin evinde internet, EBA üzerinden uzaktan eğitim alacak 754 bin 429 öğrencinin evinde ise televizyon bulunmamaktadır. Bu çocuklarımızın eğitim alamayacağı bugünden açıktır. Çocuklarımızın eğitimi, sorunlarına hep birlikte çözüm arayacağımız en temel alanlardan birisidir” ifadelerini kullandı.

İktidar yapamıyorsa Cumhuriyet Halk Partisi yapar

 Pandemi sürecinde sosyal devletin önemine değinen Karsu, “İktidar adayı bir parti olarak  çocuklarımızın eğitim hakkı ve güvencesi için her şeyi yapmaya hazırız. İktidarın yapması gerekenler bellidir. İktidar yapamıyorsa, Cumhuriyet Halk Partisi sunduğumuz çözüm önerilerini hayata geçirecek iradeye sahiptir. Çocuklarımızın geleceği siyaset malzemesi yapılmayacak kadar değerlidir” şeklinde konuştu.

Eğitim sıcak siyasetin konusu olamaz

Eğitim konusunun hassas bir konu olduğuna dikkat çeken Başkan Karsu, ”Çocuklarımızın eğitimi, sorunlarına hep birlikte çözüm arayacağımız en temel alanlardan birisidir. Eğitim sıcak siyasetin konusu olamaz. Salgında eğitim sürecine ilişkin olarak Sayın Genel Başkanımızın bu hafta açıkladığı 14 maddelik çağrımızı bir kez daha yineliyoruz”  diye söyledi.

14 Maddelik Çağrı

Milli Eğitim Bakanlığına gerekli mali kaynak sağlanarak ivedi olarak 57 bin 340 derslik ihtiyacı giderilmelidir. Gerektiğinde bazı köy okulları yeniden açılmalıdır. Hazine ve Maliye Bakanlığı kaynak sorunu yaşıyor ve bunu yapamayacağını söylüyorsa, yer tahsisi yapılmak koşuluyla CHP’li büyükşehir belediye başkanları bu yatırım ı çocuklarımız için kendi illerinde yapmaya taliptir.

Öğrenci başına düşmesi tavsiye edilen metrekareye çok daha hızlı bir şekilde ulaşmak için YÖK ile iş birliği yapılmalı. Üniversitelerin 2020-2021 öğretim döneminde açılmayacak fakültelerinin özellikle derslik, amfi ve konferans salonları gibi alanları doğrudan örgün eğitim sisteminin kullanımına tahsis edilmelidir.

Yeni dersliklerin hizmet e girmesi ile birlikte çocuklarımızın eğitimi için ihtiyaç duyulan 92 bin 165 öğretmenin ataması zaman geçirilmeden yapılmalıdır. Tüm öğretmenlere kadro verilmedi; kadrolu öğretmen, sözleşmeli öğretmen, ücretli öğretmen garabetine son verilmelidir.

Okulların hijyen kurallarına uygun olacak şekilde açılması ve hijyenin sürekliliği açısından MEB’e en az 60 bin kişilik kadrolu yardımcı hizmet personel alımı yetkisi verilmelidir.

Dezenfektan, maske ve ateş ölçümü cihazı gibi ihtiyaçlar için velilerden ek ücret talep edilmemelidir. Okullar açılmadan önce tüm bu ihtiyaçlar süratle giderilmelidir.

Milli Eğitim Bakanlığı internet hizmeti sağlayıcısı kurumlarla görüşerek, zorunlu örgün eğitim kapsamında devlet okullarına kayıtlı 3 milyon 17 bin 718 öğrencinin internet erişimini sağlamalıdır. Bu hizmet için internet sağlayıcısı kurumların maliyeti evrensel hizmet fonundan sağlanmalıdır.

Uzaktan eğitim sürecince öğrenci ve öğretim elemanlarının tamamına sınırsız ve uzun süreli internet erişiminin ya ücretsiz ya da çok ucuza sağlanması için başta mobil telefon operatörleri olmak üzere tüm altyapı sağlayıcıları nezdinde girişimde bulunulmalıdır. Bu operatörlerin de sorumlulukları olduğunu hiç kimse unutmamalıdır.

Evinde televizyonu olmayan 754 bin 429 öğrencinin televizyona kavuşması için Milli Eğitim Bakanlığı sivil toplum örgütleriyle birlikte “senin de televizyonun olsun” kampanyası açmalıdır. Milli Eğitim Bakanlığı bu kampanyayı açmayacaksa Cumhuriyet Halk Partili belediyeler sivil toplum örgütlerinin de katkısıyla bu sorunu çözmeye taliptirler.

Her hanede öğrencinin yaralanacağı dizüstü, masaüstü ya da tablet bilgisayar bulunmalı, bilgisayarı olmayan öğrencilerin ihtiyacı Milli Eğitim Bakanlığı tarafından evrensel hizmet fonundan karşılanmalıdır. Milli Eğitim Bakanlığı bunu yapamayacaksa, Cumhuriyet Halk Partili belediyeler yılbaşındaki döviz kuru güvencesi verilmek koşuluyla ve ayrıca açacakları yardım kampanyaları engellenmemek şartıyla bu sorunu çözmeye hazırdır.

Milli Eğitim Bakanlığının EBA üzerinden yaptığı uzaktan eğitim sadece TRT ile sınırlı kalmamalı, belli dersler tüm televizyon kanallarında eş zamanlı verilmelidir. Böylece çocuğun uzaktan eğitim almasının önündeki bazı engeller kaldırılmış olacaktır.

Pandemi koşulları tüm derslerin okulda verilmesine uygun değilse sadece önemli derslerin Türkçe, Matematik, Fen Bilgisi gibi derslerin okullarda verilmesi düşünülmelidir.

Pandemi süresince bir sağlık görevlisi ve rehber öğretmenin mutlaka okulda bulunması sağlanmalıdır.

Okul servisi yapan esnafın bu süreçte kazanç elde edemeyeceği için vergi ve sigorta primleriyle aldıkları kredilerin faizsiz ertelenmesi sağlanmalıdır

Kamu  özel ayrımı yapmaksızın 12 yaşından küçük çocuğu olan ebeveynlere dönüşümlü olarak eğitim izni hakkı tanınmalıdır.

Yorum yazın

Yorum yazarak, yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan gazetemiz ve sitemiz hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.