BOLULULAR için 17 Temmuz gününün özel bir anlamı vardır. Bugün Bolulular Cumhuriyetin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Paşa ile karşı karşıya gelcek olmanın heyecanını yaşar. Ancak o gün birileri de farklı duygular yaşar. O duygu bu gün bile ilk günki kıvamını korur.
**
17 Temmuz sabahı, Bolu Valisi, Bolu Belediye Başkanı ve Bolu’nun diğer ileri gelenleri, bugünkü Uğur Mumcu Parkında heyecanla Ülkenin kurtarıcısı, Cumhuriyetin kurucusu Ulu Önder Atatürk’ü bekliyorlar. Atatürk’ü görmek umuduyla halk akın akın karşılamanın yapılacağı alana koşuyor.
Veee, nihayet Ata’yı taşıyan araç uzaktan görünüyor. Herkes karşılama pozisyonuna giriyor. Ata’nın aracı yavaş yavaş meydana gelirken, halk Ata’sına el sallıyor. “Hoş geldiniz Paşam” diye bağırıyorlar. Atatürk araçtan inip karşılama heyetine selam veriyor. Bolu Valisi Ali Rıza Oskay ve Bolu Belediye Başkanı Reşat Aker Ata’yı karşılıyor. Atatürk meydanda bulunan herkese el sallıyor. Kalabalık birden dalgalanmaya başlıyor. Çünkü 11 – 12 yaşlarında küçük bir çocuk kalabalığı yara yara ilerlemeye çalışıyor. Bir yandan da “Paşam, Paşam!” diye bağırıyor. Atatürk ve beraberindeki heyet başlarını sesin geldiği tarafa çevirdiklerinde gözleri parlayan “Paşam Paşam” diye bağırmaktan sesi kısılmış bir çocukla göz göze geliyorlar.
- Atatürk, “Ne oldu çocuk. Bir şey mi istiyorsun” diyor.
- Çocuk, “Atam biz köyden geldiğimiz için bizi okula almıyorlar” diyerek istediklerini söylüyor. Atatürk, çocuktaki okuma azmi karşısında duygulanıyor.
- Senin adın ne çocuk?
- Abdullah Paşam!
- Peki sen okullar açılınca okula git, seni ve senin gibi bütün çocukları okula alacaklar.
Sonra da Bolu Valisi Ali Rıza Oskay’a dönüp,
“Söyleyin Milli Eğitim Müdürümüze, okumak isteyen çocukların önünü kesmesinler” diyor.
O gün, köyden gelen bütün çocukların okumasını sağlayan Abdullah (Olacakoğlu), Bolu Platformu Sosyal Sorumluluk Kurulu Üyesi Hatice Aykaç’ın ve Nilüfer Bofsad Sanat kafenin işletmecisi Nesrin Özcan'ın babasıdır. Ruhu şad, mekânı cennet olsun.
Kaynak: Abdullah Olacakoğlu'nun kızları.
